Avukat Dinç Can Kaptan'ın BBC gazetesi Bilişim Suçları Dijital Şiddet üzerine son röportajını okumak için lütfen tıklayın.  Cumhuriyet Gazetesi'nde de yayınlanan bu röportajı Cumhuriyet Gazetesi üzerinden okumak için ise lütfen burayı tıklayın.

Usulsüz Tebligat

T.C.
YARGITAY
12. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/8212
K. 2010/20212
T. 20.9.2010
• USULSÜZ TEBLİGAT ( Yasal Yöntemine Göre Yapılmayan Tebligatın Usulsüz Tebligat Olduğu Tebligatın Usulsüz Olduğunun Tespiti Halinde Tebligat Tarihinin Öğrenme Tarihi Olarak Düzeltileceği – Gecikmiş İtirazda Bulunabilmek İçin Tebligatın Usulüne Göre Yapılmış Olması Gereği )
• GECİKMİŞ İTİRAZ ( Bulunabilmek İçin Tebligatın Usulüne Göre Yapılmış Olması Muhatabın Bir Engeli Nedeniyle Süresinde İtiraz Edememiş Olması Gereği – Tebliğ İşlemi Sırasında Şehir Dışında Olan ve Döndükten Sonra Muhtardan Tebligatı Alan Borçlunun İtirazının Gecikmiş İtiraz Olarak Kabulü )
• HUKUKİ SEBEP VE UYGULANACAK YASA MADDESİ ( Tespit Görevinin Hakime Ait Olduğu – Usulsüz Tebligat/Gecikmiş İtiraz )
2004/m. 65
1086/m. 76
7201/m. 21, 32
ÖZET : Gecikmiş itirazda bulunulabilmek için tebligatın usulüne uygun olarak yapılmış olması, ancak muhatabın bir engel nedeni ile süresinde itiraz edememiş olması gerekmektedir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Borçlunun dilekçesinde gecikmiş itirazdan söz etmesi sonuca etkili değildir. Zira H.U.M.K.nun 76. maddesi gereğince hukuki sebebin ve uygulanacak yasa maddesinin tespiti hakimin görevine giren bir konudur. ( HGK 5.6.1991-1991/12-258 E.,344 K )

Somut olayda borçlu adına çıkartılan 21.10.2009 tarihli örnek ( 7 ) ödeme emri tebligatına, tebliğ memurunca,”… adreste tebliğe caiz kimse bulunmadığından, işe gittiği komşusu K. A. tarafından beyan edilmesi üzerine mahalle muhtarına tebliğ edilip, 2 numaralı formül düzenlenip kapısına yapıştırıldığı, komşusu K. A.’a haber verildi. İmzadan imtina etti…” şerhi verilerek tebliğ işleminin tamamlandığı görülmektedir. Yapılan bu tebliğ işlemi 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. ve Tebligat Tüzüğü’nün 28. maddesine uygun bulunduğundan mahkemenin tebligat usulsüzlüğüne yönelik şikayeti kabulünde isabet bulunmamaktadır.

Ancak; borçlunun başvuru dilekçesinde, tebliğ işleminin yapıldığı sırada Trabzon ve Rize illerinde bulunduğunu ileri sürerek bir kısım belgeler ibraz ettiği ve anılan tebligatı ( döndükten sonra ) 3.11.2009 tarihinde muhtardan aldığını bildirdiği görülmektedir. Mahkemece davacının başvurusu H.U.M.K.nun 76. maddesi de gözetilerek “gecikmiş itiraz” olarak kabul edilip, İ.İ.K.nun 65. maddesine göre inceleme yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken, istemin tebligat usulsüzlüğü şikayeti olarak nitelendirilip yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 20.9.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.