Avukat Dinç Can Kaptan'ın BBC gazetesi Bilişim Suçları Dijital Şiddet üzerine son röportajını okumak için lütfen tıklayın.  Cumhuriyet Gazetesi'nde de yayınlanan bu röportajı Cumhuriyet Gazetesi üzerinden okumak için ise lütfen burayı tıklayın.

Hizmet Tespiti Davası, Tespit davasında İspat

Kişinin hizmetinin tespiti hususunda dinletilecek tanıkların öncelikle çalıştığı iş yerindeki bordrolı çalışanlar, yoksa çevre işyerlerinde ki çalışanlar da dinletilebilinir. Burda tanıklığına itibar edilme hususu önemlidir. Aynı yerde bordrolu tanıkların anlatımlarına mahkemece daha çok itibar edilmektedir.

T.C.

YARGITAY

21. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/8020

K. 2003/8122

T. 20.10.2003

• HİZMET TESBİTİ TALEBİ ( Mahkemece Re’sen Araştırma Yapılması Gereği – Aynı İşyeri veya Koşu İşyerlerindeki Bordrolu Çalışanların Tanık Olarak Dinlenmesi Gereği )

• TANIK BEYANLARININ HÜKME ESAS ALINAMAMASI ( Hizmet Tesbiti Davasında Dinlenen Tanıkların Aynı İşyerinde veya Komşu İşyerlerinde Bordrolu Çalışanlar Olmaması )

• BORDROLU ÇALIŞANLARIN TANIK OLARAK DİNLENMESİ GEREĞİ ( Hizmet Tesbiti Davasında )

506/m

ÖZET : Davacının hizmet tesbitine ilişkin istemi reddedilmiş ise de, bu sonuca eksik inceleme ve araştırma ile varılmıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre davacının 5.11.1998-2.3.2002 tarihleri arasındaki hizmetleri Kuruma verilen bildirge ve bordrolar ile kısmi olarak bildirilmiştir. Dava tanık sözleri ile reddedilmiş ise de tanıklar davacı ile birlikte çalışan ve işyerinin bordrolarına geçmiş kimseler değildir. Mahkemece davacıyla aynı işyerinde veya komşu işyerlerinde çalışan bordrolu işçiler tanık olarak dinlenmeli, işyeri dosyaları celbedilerek incelenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
DAVA : Davacı davalılardan işverene ait işyerinde 4.10.1998-23.2.2002 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tesbitiyle, işçilik hakları alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı ve davalılardan şirket vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü:
KARAR : 1- Davacının hizmet tesbitine ilişkin istemi reddedilmiş ise de bu sonuca eksik inceleme ve araştırma ile varılmıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre davacının 5.11.1998-2.3.2002 tarihleri arasındaki hizmetleri Kuruma verilen bildirge ve bordrolar ile kısmi olarak bildirilmiştir. Dava tanık sözleri ile reddedilmiş ise de tanıklar davacı ile birlikte çalışan ve işyerinin bordrolarına geçmiş kimseler değildir. Bu tür hizmet tesbiti davaları kamu düzeni ile ilgili olup gerektiğinde hakimin resen araştırma yapması ve delilleri toplaması gerekir.
Yapılacak iş, davacının tesbitini istediği sürelerle ilgili olarak bildirge ve bordrolar işyerinden ve SSK’dan getirtmek bu bordrolardan davacının imzası içeren bordrolarda geçmiş sürelerin dışındaki sürelerle ilgili olarak istemin reddine, imzalı olmayan bordrolardaki süreler yönünden de işverenin bordrolarda kayıtlı tanıklar saptanarak, bu tanıkların bilgilerine başvurmak, işyerine ilişkin Kurum şubesinde bulunan işyeri dosyası ile, davacıya ait işyerindeki şahsi dosyalarını celbetmek, muhtasar vergi beyannamelerini incelemek, gerektiğinde bordrolu komşu işyeri çalışanlarının bilgilerine başvurmak, özellikle tüm deliller toplandıktan sonra delilleri takdir edip sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
2-Öte yandan kabule göre ise davacının 4.10.1998-23.2.2002 tarihleri arasında davalı işyerinde sürekli olarak çalıştığına ilişkin hizmet tesbiti davası reddedildiği halde işçilik hakları hesaplanırken davacının çalışma süresinin 3 yıl 3 ay 27 gün olarak kabulü ve reddedilen sürelerin işçilik haklarının hesabında dikkate alınması da usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 20.10.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

HD 10, E: 2002/1670, K: 2002/1821, Tarih: 11.03.2002

Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Yasanın 79/10. madde hükmü uyarınca Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın hizmetin sona erdiği yılın sonundan itibaren 5 yıl içerisinde açılması gerekir. Hakdüşürücü sürenin hukuksal niteliği gereğince kesilmesi ve durmasının mümkün bulunmaması karşısında, hakdüşürücü süre içerisinde tekrar aynı işyerine girerek çalışılması hak düşürücü sürenin işlemesine engel olmayacaktır.