Avukat Dinç Can Kaptan'ın BBC gazetesi Bilişim Suçları Dijital Şiddet üzerine son röportajını okumak için lütfen tıklayın.  Cumhuriyet Gazetesi'nde de yayınlanan bu röportajı Cumhuriyet Gazetesi üzerinden okumak için ise lütfen burayı tıklayın.

Yoksulluk Nafakası

Yoksulluk nafakası, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan tarafa bağlanan nafakadır. Bu nafaka dava sırasında tedbir nafakası olarak adlandırılır. Boşanma davası açıldıktan sonra taraflar ayrı yaşama hakkı elde ederler. Bu süre zarfında geliri olmayan tarafın hayatını idame ettirebilmesi için bir takım önlemler alınır. Bu önlemlerin başında nafaka gelir. Bunun yanında müşterek konutun yoksulluğa düşecek olan eşe tahsisi ve benzeri önlemlerde alınabilir.

Yargıtay’ın bazı kararlarında asgari ücretle çalışan kişi yararına da nafaka hükmedilmesi gerektiği yer almaktadır. Bu kararın yerinde olup olmadığı somut olaya göre değerlendirilmelidir. Yoksulluk nafakası tespit edilirken her iki tarafın sosyal ekonomik durumu araştırılır. Nafakanın ne kadar olacağına hakim karar verir. Bu karar verilirken nafaka ödemekle yükümlü olan kişiyi yoksulluğa itecek kadar yüksek bir nafakaya hükmedilmemelidir.

Yoksulluk Nafakası Nasıl Alınır

Boşanma davalarında yoksulluk nafakası almak için öncelikle boşanma avukatı yardımı almak gerekir. Avukatsız olarak açılan davalarda nafaka hükmedilmeyebilir yada belirlenecek nafaka tutarı çok düşük olabilir. Zira karşı tarafın gelirini düşük gösterdiği durumlarda çok düşük nafaka bedeli tespit edilir. Boşanma avukatı karşı tarafın gelirinin daha yüksek olduğunu ispatlayarak belirlenecek nafaka bedelini yükseltebilir. Ankara gibi büyük illerde mahkemeler çok yoğun olduğu için tarafların sosyal ekonomik durumu tespit edilirken gerekli şekilde araştırma yapılamamaktadır. Bu nedenle gerekli tespitlerin yapılması için Ankara ile hakiminden talepte bulunmak gerekir.

Yoksulluk Nafakası Yargıtay Kararı

T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/5950
K. 2002/6428
T. 4.6.2002

• BOŞANMA ( Hükmedilen Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması – Asgari Ücretle İşe Girmenin O Kişiyi Yoksulluktan Kurtarmayacağı )

• YOKSULLUK NAFAKASI ( Boşanma Nedeniyle Hükmedilen – Asgari Ücretle İşe Girmenin O Kişiyi Yoksulluktan Kurtarmayacağı )

• ASGARİ ÜCRETLE İŞE GİRMEK ( Boşanma Nedeniyle Hükmedilen Yoksulluk Nafakası Alan Eş – O Kişiyi Yoksulluktan Kurtarmayacağı )

• İŞE GİRMEK ( Boşanma Nedeniyle Hükmedilen Yoksulluk Nafakası Alan Eşin Asgari Ücretle – O Kişiyi Yoksulluktan Kurtarmayacağı )

743/m.144, 145
4721/m.176

ÖZET :Sözleşme veya hüküm ile kendisine maddi tazminat veya nafaka olarak bir irat tahsis edilmiş eşin, yoksulluğunun zail olması, haysiyetsiz hayat sürmesi, bir evlenme akdi olmadan fiilen karı ve koca gibi yaşaması, yeniden evlenmesi veya eşlerden birinin ölmesi halinde, aksi taraflarca kararlaştırılmadıkça bu irat kesilir. İrat şeklinde maddi tazminat veya nafakayı gerektiren sebep ortadan kalkar ya da önemli ölçüde azalır veya borçlunun mali gücü önemli ölçü de eksilirse iradın indirilmesine veya kaldırılmasına karar verilebileceği gibi değişen durumlara göre ve hakkaniyet gerektiriyorsa iradın artırılması da istenebilir.

DAVA : Taraflar arasında görülen “nafaka” davasının yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.

KARAR : Davada davalının asgari ücretle çalışarak gelir temin ettiği, böylece yoksullaktan kurtulduğu ileri sürülerek yoksulluk nafakasının kaldırılması istenilmiş mahmemece iddia sabit görülerek davanın kabulüne karar verilmiştir.

743 sayılı Medeni Kanunun ( 4721 sayılı yasa 176 mad. ) 145. maddesinin üçüncü fıkrasına göre “sözleşme veya hüküm ile kendisine maddi tazminat veya nafaka olarak bir irat tahsis edilmiş eşin yoksulluğunun zail olması haysiyetsiz hayat sürmesi, bir evlenme akdi olmadan fiilen karı koca gibi yaşaması yeniden evlenmesi veya eşlerden birinin ölmesi halinde, aksi taraflarca kararlaştırılmadıkça bu irat kesilir.

İrat şeklinde maddi tazminat veya nafakayı gerektiren sebep ortadan kalkar ya da önemli ölçüde azalır veya boçlunun mali gücü önemli ölçüde eksilirse iradın indirilmesine veya kaldırılmasına karar verilebileceği gibi değişen durumlara göre ve hakkaniyet gerektiriyorsa iradın artırılması da istenebilir.”

Somut olayda boşanma nedeniyle yoksulluğa düşen eşe aylık 50.000.000 lira yoksulluk nafakası verilmiş olup, davalının nafaka dışında hiçbir malvarlığı bulunmadığı gibi, daha sonra avukat yanında işe girerek elde ettiği ( 210.000.000 lira ) asgari ücret günün ekonomik koşulları ve paranın alım gücü değerlendirildiğinde O’nu yoksulluktan kurtarmaz. Kaldı ki davalının elde ettiği iş ve gelir her an için sona erebilecek nitelikte olup sabit ve güvenceli de değildir.

Davanın reddi yerine delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 4/6/2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.