Avukat Dinç Can Kaptan'ın BBC gazetesi Bilişim Suçları Dijital Şiddet üzerine son röportajını okumak için lütfen tıklayın.  Cumhuriyet Gazetesi'nde de yayınlanan bu röportajı Cumhuriyet Gazetesi üzerinden okumak için ise lütfen burayı tıklayın.

Fiili Ayrılık Sebebiyle Boşanma

Türk Medeni Kanunu’nda boşanma davaları iki şekilde düzenlenmiştir. Bunlardan ilki şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanmadır. Bu boşanma sebebi genel bir boşanma sebebidir. Bununa yanında kanunda düzenlenen özel boşanma sebepleri vardır. Bunlar ise fiili ayrılık sebebiyle boşanma , terk, zina, pek kötü muamale ve akıl hastalığıdır.

Bu boşanma nedenleri özel boşanma sebebi olduğundan tarafların sadece dayanmış oldukları nedeni ispatlamaları yeterlidir. Fakat bu durumu ispatlamak kolay değildir. Bu nedenle bu davaların bir boşanma avukatı yardımı ile açılması gerekir.

İnsanlar mahkemeye başvurduğunda aramızda şiddetli geçimsizlik var bu nedenle boşanmak istiyoruz demektedirler. Fakat aile mahkemesi hakimi bu nedenle boşanmaya karar veremez.

Tarafların şiddetli geçimsizlik kavramının içini doldurması gerekir. Yani geçerli bir boşanma sebebi ileri sürmeleri gerekir. Ayrıca ileri sürülen bu boşanma sebebinin somut delillerle ispatlanması lazımdır. Bu şekilde açılan bir çok dava reddedilmiştir.

Bu yüzden dava açmadan önce boşanma avukatına başvurmak ve onun yardımı ile bu davayı açmanızı tavsiye ederim. Biz Ankara boşanma avukatları olarak bu konuda müvekkillerimize her türlü hukuki desteği vermekteyiz.

Ayrı Yaşama Sebebiyle Boşanma

Eğer ayrı yaşama nedeniyle boşanmak istiyorsanız önce boşanma davası açmanız gerekir. Eğer bu dava reddedilirse ve 3 yıl boyunca taraflar hiç bir araya gelmezlerse bu durumda fiili ayrılık sebebiyle boşanma davası açmaya hak kazanırlar.

Yani boşanma davası açmadan önce ne kadar süre ayrı yaşam sürdürüldüğünün bir önemi yoktur. Bu konuda insanlar yanlış bilgiye sahip olduğu için bir çok dava sırf bu yüzden reddedilmektedir. Boşanma davası açmadan önce bir avukat yardımı almanın önemi burada ortaya çıkmaktadır.

Fiili Ayrılık Sebebiyle Boşanma Ankara

Ankara’da avukatlık yaptığım için çok fazla boşanma davasında bulundum. Çok uzun bir süredir boşanmak için çabalayan fakat boşanmayı başaramış bir çok kişi benden yardım istedi. Bu kişiler benim müvekkilim olduğunda doğru zamanda doğru davayı açarak boşanmalarını sağladım.

Bu sebeple boşanmak için uğraşan ve henüz boşanamayı gerçekleştirememiş olan kişilerin nerede hata yaptığını tespit etmek oldukça önemlidir. Sorunu tespit ettikten sonra o soruna uygun çözümler bulmak biz boşanma avukatlarının görevidir. Fiili ayrılık sebebiyle boşanma konusunda yardıma ihtiyacınız olursa bize ulaşabilirsiniz.

T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi

E:2009/1519
K:2010/5301
T:22.03.2010

FİİLİ AYRILIK SEBEBİ İLE BOŞANMA

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2-Taraflar, davalı-davacı tarafından Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayanılarak açılan boşanma davası sonucunda, fiili ayrılık sebebiyle boşanmışlar, karar 03.04.2006 tarihinde kesinleşmiştir. Boşanma kararına esas alınan (2002/249 esas sayılı) reddedilen boşanma davasını açarak, boşanma sebebi yaratan davalı-davacı (koca) boşanmaya sebep olan olaylarda tamamen kusurludur.

Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi mevcut veya beklenen bir menfaati boşanma yüzünden haleldar olan kusursuz ya da daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebileceğini, 186. maddesi, eşlerin evi birlikte seçeceklerini, birliğin giderlerine güçleri oranında emek ve mal varlıkları ile katılacaklarını öngörmüştür. Toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirmiştir.

O halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (TMK.md,4 BK.md.42 ve 44 ) dikkate alınarak davacı-davalı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmelidir. Bu yönün dikkate alınmaması doğru görülmemiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2.bentte gösterilen sebeple maddi tazminat yönünden BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan bölümlerinin yukarıda 1.bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.22.03.2010 (Pzt.)

  1. Cansu